Floransa en önemli hikayelerinden bir tanesine:
Filippo Brunelleschi (Rönesans’ın Babası) ve Lorenzo Ghiberti’nin rekabetinin tüm dünya için bir başarı hikayesine dönüşünü anlatıyorum.
1401 yılında, bu iki önemli insan, henüz isimlerini tarihe kazımamışken, Aziz Giovanni Vaftizhanesi’nin (Battistero di San Giovanni) kapılarını yapmak için yarışmaya katılıyorlar.
Brunelleschi’nin anılarına göre ikisi beraber kazanıyorlar; Ghiberti’nin anılarına göreyse Ghiberti kazanıyor.
Brunelleschi’nin ödülü paylaşmayı sevmemesinden dolayı, Ghiberti bu yarışı kazanıyor.
Cennet’in Kapıları, Ghiberti tarafından 50 yıl boyunca üstünde incelikle çalışılarak yapılıyor.
Brunelleschi ise, yarışmayı kaybettiği için Roma’ya, Vatikan’a gidiyor ve Antik Roma, Antik Yunan tarihini araştırıyor. Müthiş bir entelektüel seviyeye ulaşıyor.
Roma tapınaklarının, sütunlarının beyaz renkli olmasının sebebi Brunelleschi’nin onları beyaz sanması.
4 Kasım 1966’da Arno Nehri’nin suları taşıyor ve şehri su basıyor.
Brunelleschi 20 sene sonra tekrar Floransa’ya döndüğünde, Ghiberti hala kapılarla uğraşıyordu.
Floransa’nın ismi, çiçekten: Bahar Tanrıçası Flora’dan geliyor ama Hristiyanlığa geçilince, bu durum hoş karşılanmıyor ve aynı çiçek, geçişi yumuşatmak için Meryem Ana’ya adanıyor.
Yani, Bahar Tanrıçası Flora, Meryem Ana oluyor.
Santa Maria del Fiore (Floransa Katedrali), şehrin ana katedrali. Yukarıdan bakıldığında da çiçek şeklinde görünüyor.
Katedralin tam tepesinde Tanrı figürü var, tepenin altında ise Meryem Ana ve Bebek İsa, yanlarında ise Azizler var.
Ama, onların üstünde ise çok enteresan bir şey var: Dönemin sanatçıları.
Sanat, Meryem Ana ve Azizlerin üstünde olunca halkın tepkisini çekmiş.
Tanrı figürü ‘nün hemen altında, Michelangelo ve Da Vinci bulunuyor.
Da Vinci ve Michelangelo birbirini sevmedikleri için, birbirlerinden uzağa yerleştirilmiş.
Katedralin, kubbesi Brunelleschi tarafından yapılıyor.
Bu kubbenin yapımında 4 milyon adet tuğla kullanılıyor.
Kilise’nin yapımına 1200’lü yıllarda başlanıyor, yarısında Kara Veba geliyor.
Sonrasında, 1300’lü yıllarda Francesco Talenti isimli mimar kiliseyi yapmak için davet ediliyor.
Çok egoist bir mimar olan Talenti, kubbeyi “octagon” (sekizgen) şeklinde yapıp, boş bırakıyor.
Aslında, bitiremiyor…
1300’lü yıllarda böyle bir şeyi düşünebilmek bile hayal.
Ve Talenti, kubbeyi bitiremeden gidiyor.
Brunelleschi geliyor, yapabileceğini iddia ediyor fakat obsesif kişiliği yüzünden çözümü kimse ile paylaşmayacağını söylüyor (o kadar takıntılı ki, notlarını kimse okuyamasın diye Arapça tutuyor).
Halk kabul ediyor ama bir şart sunuyor: Eski kadim dostun Ghiberti ile yapacaksın.
Bir türlü Ghiberti’den kurtulamayan Brunelleschi çareyi hasta numarası yapmakta buluyor ve haftalarca inşaat alanına gelmiyor.
Çünkü, işi Ghiberti’nin tek başına kotaramayacağından emin!
Ki 60 senedir içeri yağan yağmur, Brunelleschi tekrar gelene kadar içeri yağmaya devam ediyor.
Brunelleschi ikna edildikten sonra, 16 yılda, tam 4 milyon tuğla kullanılarak, kubbe tamamlanıyor.
Bu süre, o zamanın koşulları açısından neredeyse bir mucize.
Birçoklarına göre Brunelleschi, Da Vinci’den bile daha büyük bir deha olarak kabul ediliyor.
Michelangelo Meydanı (Piazzale Michelangelo) ise Floransa’da mutlaka ziyaret etmeniz gerelken bir başka durak.
Michelangelo Meydanın’dan tüm şehri izleyebilirsiniz.
Meydana Michelangelo’nun adının verilmesinin sebebi, Davut Heyekeli’nin 1865’te yapılmış bir kopyasını ziyaret edebilirsiniz
Brunelleschi, Michelangelo, Rossini, Machiavelli, Galileo ve daha niceleri…
Floransa birkaç videoya sığacak bir şehir değil, şimdiye kadar 4-5 farklı rehberden dinleyip, epey bir araştırma yaparak, en azından en önemli hikayeleri anlatmaya çalıştım.
Hatamız varsa af ola, yeniden görüşünceye dek: Kendinize iyi bakın!
Fatih Koparan Just English Dil Okulları (https://www.justenglishtr.com) sponsorluğunda İtalya’da.
Sosyal Medya ;
Twitter : https://twitter.com/ifkoparan
Instagram : https://instagram.com/ifkoparan
Tiktok : https://www.tiktok.com/@ifkoparan
source
