Benim Anasayfam

Cinsel İlişkide Sıvı Transferiyle Huylar da Virüs Gibi Birbirine Bulaşır! Çünkü Nöron Takası Yapıldı

1712581466_maxresdefault.jpg



#emelozugur #şöhretkaraduman #nörobilim #önsezi

📌 Önsezi nörobilimin kabul ettiği ve ispatladığı bir fenomendir!
📌 Senden ayrılan parçanın seninle iletişimi devam eder !
Saçının tırnağının organının ya da herhangi bir uzvunun!
📌 İletişime geçtiğin insanlarla aranda öyle bir transfer yaşıyorsun ki !
Bilim bunu görüyor !
📌 Peygamberlerler birbirimizde bulunan parçalarımızla ilgili çok uyarı yapmış !
📌 Korktum da öyle kimyasallar salgılıyorum ki, kendimi korktuğum şey yaşar halde buluyorum!
📌 Çocuklarınızı çıplak ayak dolaştırın!
Ayaklarıyla keşfettikleri çok önemli!

İnsanlık tarih boyunca, varoluşun gizemlerini çözmeye çalışırken, bilim ve inanç arasında bir köprü kurmaya çaba göstermiştir. Bu yolculukta, insan bedeninin ve zihnin sırları, pek çok kez mercek altına alınmış ve inceleme konusu olmuştur. İnsan bedeni, sadece et ve kemikten ibaret bir yapı olmanın ötesinde, inanılmaz bir iletişim ağına ve enerji transferine sahiptir. Bu, hem bireyin iç dünyasıyla hem de çevresiyle olan etkileşimini derinden etkileyen bir fenomendir. Nörobilim Uzmanı Dr. Şöhret Karaduman; Önsezi nörobilimin kabul ettiği ve ispatladığı bir fenomendir! diyor. Peki önseziyi bu kadar önemli kulan noktalar nelerdir?

Modern nörobilim, insanoğlunun bedensel ve ruhsal yapısına dair pek çok sırrı gün yüzüne çıkarmıştır. Bu keşiflerden biri, bedenimizden ayrılan her parçanın – saç telinden, tırnağa, hatta bağışlanan bir organa kadar – bir nevi ‘hafıza’ taşıdığı ve bu parçaların bize dair bilgiler içerdiği fikridir. Örneğin, bir saç teli bile, sahibinin genetik yapısından yaşam tarzına kadar pek çok bilgiyi barındırabilir. Ancak bu bağın, bireyin ruhsal ve duygusal durumuyla da bir iletişimi olup olmadığı, bilim insanları arasında hâlâ tartışma konusudur. Nörobilim Uzmanı Dr. Şöhret Karaduman; Senden ayrılan parçanın seninle iletişimi devam eder ! Saçının tırnağının organının ya da herhangi bir uzvunun iletişimi devam eder diyor. Peki bu nasıl mümkün olabiliyor?

İnsanlar arası etkileşimler de, bu gizemli iletişim ağının bir parçasıdır. Karşılıklı konuşmalar, dokunuşlar ve hatta bakışlar bile, bireyler arasında derin bir enerji alışverişine sebep olabilir. Bu alışveriş, bazen öyle bir düzeyde gerçekleşir ki, kişiler birbirlerinden fiziksel bir parça almasalar dahi, karşılıklı olarak birbirlerinde derin izler bırakabilirler. Bu etkileşimlerin, duygusal ve ruhsal sağlığımız üzerinde önemli etkileri olabileceği düşünülmektedir.

Eski metinlerde ve kutsal kitaplarda peygamberlerin, insanların birbirleriyle olan ilişkilerinde dikkatli olmaları konusunda pek çok uyarısı bulunmaktadır. Bu uyarılar, sadece ahlaki ve etik değerler çerçevesinde değil, aynı zamanda bireyler arasındaki enerji ve bilgi transferinin potansiyel etkileri açısından da önem taşımaktadır. Bu, insanların birbirlerine karşı sorumlulukları olduğunu ve her etkileşimin, görünenden çok daha derin sonuçlar doğurabileceğini vurgular.

İnsan vücudu ve zihni, aynı zamanda duygusal durumlarımızı da yansıtan birer ayna gibidir. Örneğin, korku gibi güçlü bir duygu, bedenimizde adeta bir dizi kimyasal tepkimeye neden olur. Bu tepkimeler, sadece iç dünyamızda değil, aynı zamanda dış görünüşümüzde ve davranışlarımızda da kendini gösterir. Bu, insanın iç dünyasının, bedensel durumu üzerinde ne kadar güçlü bir etkiye sahip olduğunun bir kanıtıdır.

İnsan bedeninin doğal ortamlarla olan etkileşimi, özellikle de çocukların gelişimi açısından büyük önem taşır. Çıplak ayakla toprağa basmak, basit bir eylem gibi görünse de, çocukların duyu organlarını ve motor becerilerini geliştirir, doğa ile bağ kurmalarını sağlar ve hatta bağışıklık sistemlerinin güçlenmesine yardımcı olabilir. Bu nedenle, çocukların doğal ortamlarda vakit geçirmeleri, onların hem fiziksel hem de zihinsel gelişimleri için hayati önem taşır.

Bilim ve inanç, insan varoluşunun bu gizemlerini aydınlatma yolculuğunda, zaman zaman farklı yollar izlese de, her ikisi de insanın içsel ve dışsal dünyası arasındaki bu derin bağlantıları keşfetme çabasında ortak bir amaç güder. Bu yolculuk, insanın kendisini ve çevresini daha iyi anlamasına yardımcı olurken, aynı zamanda daha bilinçli ve dengeli bir yaşam sürdürme yolunda önemli ipuçları sunar. Bugünkü konuğumuz Nörobilim Uzmanı Dr. Şöhret Karaduman ile nörobilimin derinliklerine yolculuk yaptık. Beğeneceğinizi düşündüğüm bu röportajı sizlerle baş başa bırakıyorum. İyi seyirler.

source

Exit mobile version