Osmanlı döneminde Haliç ve Boğaz köyleriyle başlayan yazlıkçılık kültürü, Türkiye’de bir geleneğe dönüşmüş durumda. 2000’li yıllarda gerilemeye yaşayan yazlık furyası, pandemiyle birlikte yeniden canlandı. Ancak, yazlık almak artık eskisi kadar kolay değil.
Yıllardır yazları şezlong kiralayan Necati, artık köpek kulübesi gibi küçücük yerlerin bile milyonlarca liraya satıldığını söylüyor. Şehirden kaçmak ve yazlık sahibi olmak, bugün pek çok kişi için bir lüks hâline geldi.
Diğer taraftan, sahil kasabalarındaki yapılaşma ve kıyılardaki özelleştirmeler hızla artıyor, bu da yazlıkların sakinliğini ve huzurunu tehdit ediyor. Her geçen yaz artan sıcaklıklar ve altyapı yetersizlikleri de yazlık bölgelerini zor durumda bırakıyor.
Bu hafta +90’da, Türkiye’de değişen yazlık kültürünü ve bu kültürün karşılaştığı zorlukları izliyoruz.
source
