«



2.Abdülhamid’in Gemisi || Kara Sandık 01: Ertuğrul Faciası 1890

1904-1905 Rus-Japon Savaşı || DFT Tarih
🟢DFT Tarih Podcast: https://spoti.fi/2VcWBnK

🔔ABONE OL!: https://goe.gl/F3uaq
🔔ÜCRETLİ ÜYELİK: https://goe.gl/OG5Lm
📬 İLETİŞİM VE REKLAM: tarih.dft@yandex.com
🟣DİSCORD BAĞLANTISI: https://discord.gg/n9wUZm3

#dfttarih #karasandık #ertuğrul

🔵TWİTTER: @DftTarih
🔴İNSTAGRAM: @dfttarih
🟢FACEBOOK: DFT Tarih

💥Osmanlı Nasıl Kuruldu?: https://bit.ly/3iJZtPt
💥Türkler Nasıl Müslüman Oldu?: https://bit.ly/2PYMNb3
💥2.DÜNYA SAVAŞI BELGESELLERİ: https://bit.ly/3h4QDLY
💥Kunuri Muharebeleri 1950: https://bit.ly/2PXhwoZ
💥SELÇUKLU KURULUŞ SERİSİ: https://bit.ly/2Q9SdjT
💥Tarihin İlk İmparatorluğu AKADLAR: https://youtu.be/3BaLBEM4LdI​
💥En Çılgın Türk BABÜR ŞAH: https://youtu.be/FWQpdVMW2oY​
💥ÜÇ KRALIN SAVAŞI 1578 || Osmanlı-Portekiz-Fas https://youtu.be/9kIhiyT8MJ4​
💥Yunan Tarihi: https://youtu.be/8_C4glHqQsQ
💥Napolyon Bonapart Serisi: https://bit.ly/3f2kENp

Türk-Japon ilişkilerinin temeli bundan yaklaşık 150 yıl kadar önce atıldı. Daha önceki videolarımızda da bahsettiğimiz gibi Japonya, 19. Yy’in ortasında Avrupalı devletlerin ve ABD’nin müdahaleleriyle yarı sömürge hale getirilmişti. Bu sömürüden kurtulma ve modern dünyaya uyum sağlama konusunda çok başarılı adımlar atan Japonlar, bunu yaparken Avrupa ülkelerini tek tek gözlemlemeyi kendilerine hedef edinmişlerdi. Bu doğrultuda Avrupa devletlerinin teşkilatlarını ve kültürlerini incelemek için farklı tarihlerde gönderilen pek çok heyetten birinin parçası olan Fukuchi Genichiro, 1871 yılında İstanbul’a geldi. Osmanlılar gayr-i Hristiyan olmalarına rağmen Avrupalı sayılıyor, Avrupa ülkeleriyle çok yakın temaslar kuruyorlardı. Osmanlı Türklerinin bu durumu Japonların özellikle ilgisini çekmişti. Çünkü Japonların kendileri de -her ne kadar farklı bir denklemin parçası olsalar da- benzer bir durumdaydılar.
1880-81 yılları Osmanlı-Japon ilişkilerinde işlerin bir anda hızlandığı bir dönem oldu. Bu dönemde Japon Dışişleri Müşaviri Yoshida Masaharu, resmi bir ziyaretle Osmanlı payitahtına geldi. Amaç gelişen ikili ilişkileri bir ticaret ve dostluk anlaşmasıyla taçlandırmaktı. Hatta aynı yıllarda tarafların Rusya elçileri, St. Petersburg’da kafa kafaya verip bir ortaya bir dostluk ve ticaret anlaşması çıkarmaya çalıştılar. Japonların ve Türklerin bu denli yakınlaşmasının elbette bazı sebepleri vardı. Babalarının hayrına ya da kara kaşları kara gözleri için temasa geçmemişlerdi. Her iki devletin de bu partnerlikte kendince beklentileri vardı. Japonya, Rusya İmparatorluğu ile bir süredir savaşın eşiğindeydi ve olası düşmanlarını Karadeniz’den sıkıştırabilmek için Osmanlılarla ittifak yapmaları onlar için çok karlı bir işti. Asıl hedefleri Ön Asya pazarına el atabilmekti. Batılı ülkelerin yolundan giden Japonya, sömürecek bir ülke aramaktaydı ve herkesin bir şekilde kapitülasyonlarla dişini geçirdiği Osmanlılardan bir parça da kendileri almak istiyorlardı. Osmanlılar ise büyük beklentilere girmeseler de Rusya ve İngiltere’ye karşı Uzakdoğu’da sorun çıkarabilecek, yükselen bir güce yatırım yapmanın akıllıca olduğunu düşünüyorlardı. Bu düşünce, dönemin padişahının “doğu memleketleriyle yarın bir gün işe yarayabilecek ilişkiler kurma” siyasetiyle de paralel olması hasebiyleler makul gibi gözüküyordu. Fakat sefirlerin görüşmelerden istenilen sonuç çıkmadı. Çünkü Japonlar eşit şartlarda ticaret anlaşması yapmaya yanaşmıyor, illa Avrupalı devletlere verilen kapitülasyonlara sahip olmak istiyorlardı. Osmanlılar da “Avrupa’ya kolu bacağı kaptırdık bir de bunlar başımıza bela olmasın” mantığıyla eşit şartlarda ticaret anlaşmasına yanaşılmadığı için masadan kalktı.

source

Bir Cevap Yaz

cakir Hakkında

Bir Cevap Yaz

Yorum yapabilmek için girişyapmalısınız.